21. Yüzyılda Vampir Kalabilmek!

   

   Vampirler... Korkunç, ürpertici, vahşi yaratıklar. Hepimiz vampirler hakkında birçok hikaye okumuş ya da dinlemişizdir. Son zamanlardaysa önüne geçilemeyen bir vampir-film hastalığı var. Aslında bunların çok ilgi çekici filmler olduğu  su götürmez bir gerçektir. Yapımcılar da bu konudan ziyadesiyle yararlanmaktalar. Peki bu durum vampirlerin ne kadar hoşuna gitmektedir? İnsan hakları denen bir şey var neticede. Tabi vampirleri insan sayarsak... Ben vampirlerin bu filmlerden haz etmediklerini sanıyorum. Düşünün ki bir efsanesiniz. Yıllar geçtikçe halk ağızdan ağıza ne kadar güçlü, cani ve cüzzamlı olduğunuzu yayıyor. Namınıza nam katıyorsunuz. Derken bir gün filmleriniz dönmeye başlıyor ekranlarda. Peki ne oluyor? Halk size zamanla alışıyor. Öyle ki o korkunç filmlerinizi izlemek için can atıyor. E nerede kaldı caniliğiniz, heybetiniz? İki paralık oluyorsunuz. Yerin dibine sokuluyorsunuz. O gece uyumadıkları için sizinle korkutulan çocukların gözünde bile rezil, kepaze oluyorsunuz. Bu durumu içerlemez miydiniz?

   Yaşam tarzlarıyla da insanlardan oldukça farklı yaratıklar bu vampirler. Bir vampir düşünün ki gün ışığına çıkamıyor. Böylesi bir mahlukatı şişirmenin mantığı ne? Nerede kaldı heybetin hey gidi koca Dracula? Sen ancak geceleri gez toz. Oğlum hasta olursunuz lan. İnsan vücudunun belirli oranda güneş ışınlarına ihtiyacı var. Sonra cildimiz neden böyle sarkmış, yok efendim neden bu kadar gerginiz. Sonra estetiğe tonla para döküyorsunuz. Olmadı estetik cerrahının kanını döküyorsunuz. Gerçi döktüğünüz kanı da israf etmeyip içiyorsunuz. Bu yönünüzü takdir ediyorum bak. Ama koca adamsınız. Tabutlarda uyumalar, haçtan, sarımsaktan falan tırsmalar, gümüşten köşe bucak kaçmalar falan hiç yakışıyor mu? Bir aynada heybetinize bakın ayıp yahu. Ama sizin yansımanız yoktu ki değil mi? Yani ne kıymeti kaldı o zaman vampirliğinizin? Yüzyıllarca yaşayıp ne yapacaksınız hem? Bir de o kurt adamlarla birbirinizi yemeniz yok mu? Beter olun... Hem o kurt adamlara da bir çift sözüm var. Oğlum insan mısınız? Kurt musunuz? Önce bunun kararını bir verin. Yok efendim dolunay çıktı kurt adama dönüşeyim. Yok efendim dolunay çaktı insan olayım. Ayıp be. Önce karakteriniz bi otursun. Hem öyle dolunay var diye uluyup milleti rahatsız etmeye ne hakkınız var. Azıcık insan olun insan...

   Kan Emici Devletlere Saydırırken Vampirleri İncitmeyin!

   Vampirler, çok fazla insanlarla haşır neşir olan bir topluluk oldukları için hisli mahluklardır. Dikkat edin hiç bir vampir sizi parçalara ayırarak etinizden ve sütünüzden faydalanmaz. Peki ne yapar? Usulca boğazınızın yan tarafından kavrayıverir ve kanınızı içer. Sizse yek vücut olarak kan kaybından ölürsünüz. Ya da vampirimiz sizi kendilerine layık görürse sizi de vampire dönüştürebilir. Ayrıca bu vampirlerde büyük teknoloji var vesselam. Çünkü insan kanının grubu ne olduğuna bakmaksızın kanını içiyor ve bundan fayda sağlıyor. Siz hiç 0 rh (-) kan grubuna sahip bir insana a rh (+) kan nakledildiğini duydunuz mu? Tabiki de duymadınız. Demek ki vampirlerin iç organlarından birine kan transformatörü (dönüştürücü) entegre edilmiş. İnsanoğluna da böyle ileri düzey teknoloji yakışır artık. Bir de dünyada çeşitli bahanelerle kan dökmeye bayılan emperyalist ülkeler mevcut. Yok demokrasi getirecem, yok terörü bitiricem, yok petrol alıcam derken mecazi anlamda vampire dönüşüyorlar. Bu tür söylemlerse vampirleri ziyadesiyle üzüyor. Aman dikkat diyelim. Fakat bence yine de masum ülkeler bunlara karşı sarımsak dikmeli ve bu ülkelerin başkanları ve ileri gelenleri boyunlarına sarımsak asmalıdır. Bu yöntem emperyalist ülkeleri sizden uzak tutacaktır.

   Vampirlerin Soyu Nereye Dayanıyor?

   Anlatılanlara göre vampirlerin soyu 3.Vlad'a dayanmaktadır. Peki kimdir bu Vlad? Osmanlı zamanında Eflak ve Boğdan beylikleri ele geçirilince Vlad'ın babası Vlad'ı kardeşi Radu'yla beraber rehin olarak Osmanlı'ya vermiştir. Vlad ve Radu Şehzade Mehmed'le (Fatih Sultan Mehmed) beraber Osmanlı saraylarında yetişmiştir. Vlad, Şehzade Mehmed'le çok iyi dostluk kurmuştur. İkisi beraber enderun da eğitim almışlar ve bir rivayete göre kan kardeşi olmuşlardır. Vlad neredeyse bir Osmanlı Şehzadesi gibi eğitilmiş yönetim ve askeri alanda da farksız bir eğitim almıştır. Bir gün 2. Murat ölünce Şehzade Mehmed 2. kez tahta çıkarak padişah olmuştur. 21 yaşında İstanbul'u fetheden Fatih 1456 da Vlad'ı Eflak valisi yapmıştır. Başta Osmanlıya sadık olan Vlad'a sonradan bir haller olmuştur. Ve insanlara zulmetmekten zevk duyar hale gelmiştir. Ayağına gönderilen Osmanlı elçilerine kavuklarını çıkarmadıkları için kavuklarını tepeden başlarına çiviletmiştir. Trabzon'a sefere çıkan Fatih'in yokluğunu fırsat bilip. Eflak sınırlarını aşarak binlerce Osmanlıyı kazıklara oturtmuştur. Bu nedenle Kazıklı Voyvoda olarak da bilinir. Fatih bu durumu haber alıp atını o yöne sürdüğünde gördüğü manzara korkunçtur. 5 km boyunca kazıklara dizilmiş Osmanlı halkı...Sadece Osmanlı'ya değil kendi halkına da işkence etmiş ve kıyım yapmıştır Vlad. Fakirlere yemek daveti verip hepsini bir salonda yaktırtmış ve bu durumu izleyip ziyafet çekmiştir. Mideye bakar mısınız? Fatih'in ordusuyla üstüne geldiğini duyan Kazıklı Voyvoda yanına 10 bin kişilik bir ordu alarak ormana çekilmiştir. Ve ne kadar kuyu varsa hepsini zehirlemiştir. Osmanlı ordusu da susuzluktan sersefil olmuştır. Bir gece ani bir baskınla iyi derecede Türkçe bilmesinin de yardımıyla Osmanlı ordusunun içlerine kadar sessizce girmiş son anda Yeniçerilerin uyanıklığıyla 7 bin zayiat vererek kaçmıştır. Sonrasında Macar'lara esir düşmüştür. İşte ecdadımız böylesine bir cani ile uğraşmıştır. Vampir efsaneleri de Vlad'dan esinlenmiştir. Dracula adıyla vlad simgelenmektedir.
 
   Şimdi ise bir film çekiyorlar. 2014 de vizyona girecek olan filmde bir nevi Vlad yani Kazıklı Voyvoda ya da Macarların tabiri ile Kont Dracula masum gösterilmeye çalışılmaktadır. Daha da kötüsü onu şeytanileştirenin Fatih Sultan Mehmed olduğu anlatılmaktadır. Buna tabiki de inanamayız fakat mesele bu cesareti gösterebilmeleri. Aslında bizden yüz buluyorlar. Biz dizilerimizde ya da filmlerimizde ecdadımızı o kadar küçük düşürüyoruz ki. Onlar da bunu fırsat bilip bizden öc almaya çalışıyorlar. Zira kendi halkı Vlad'a cani ismini vermiş. Macarlar Dracula yani şeytan demiş. Biz zaten Kazıklı Voyvoda demişiz. Ve suçlu dedem oluyor öyle mi? Fazlasıyla tuhaf. Ecdad tarih yazmış evlat okumaktan aciz... Yalan yanlış dizilerle uydurulmuş tarih kitaplarıyla bunu ancak biz başarabilirdik. Aferin bize...


   Peygamber övgüsüne mazhar olmuş. Gemilerimizi karadan yüzdürmüş. Çağ açıp çağ kapatan komutan Fatih Sultan Mehmed Han... Ruhu Şad olsun... İnşaallah bir daha bunlara fırsat vermeyiz...

   Ne derler bilirsiniz:
Dikilmişse karşına en azılı bir vampir
As boynuna sarımsak korksun tir tir..

Görüşmek üzre, kendinize iyi bakın dostlarım. Gıdışlara mukayyet olun..



 
 



Yorumlar

  1. bir de ismail abinin dedesi vardı kazıkçı voyvoda olarak :))
    http://www.youtube.com/watch?v=jOuQQo3xCfU

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar